Cem Muhammet’in annesi yaşananları anlattı! ‘Bebeklik dışında fotoğrafı yok’

3 yıldır çocuğundan haber alamadığını aktaran Yasemin A., “Sürekli bana gönderilmesini bekledim. 3 yıl içerisinde verdiğim dilekçeler bende duruyor. 3 başka kentten arama tutuklama çıkarttım. 3 yıldır benim çocuğum bulunmadı. Savcıya kadar şikayet ettim 2 yıl evvel. Gemlik’ten, Şile’den, Antalya’dan 3 farklı kentten arama tutuklama çıktı. Ben çocuğumu bu durumda bulacağımı aslında kestirim bile etmiyordum” dedi.

‘İLAHİ ADALETE GÜVENMESEYDİM BU MUCİZEYLE KARŞILAŞMAZDIK’

Anne olduğunu ve çocuğunun yalnızca kendisine gereksinimi olduğunu söyleyen Yasemin A., şöyle konuştu:

“Ben ayakta durmak zorundayım. Bana öğretmen arkadaşlarımın gönderdiği linkleri açmıyorum, açamıyorum. Toplumsal hizmetler de bana bilgi vermedi. ‘3-4 gün sonra anlatacağız’ dediler. Beni arayan bir gazeteci sayesinde öğrendim. Ben ararken bir yıl odaya kapatmış ve üzerinden kilitlemiş. Ben dün oğluma ayran aldım, istediği şeyleri aldım. Ayranı bitirdi, tabanını parmağıyla sıyırdı. Kırıntıları yedi. Dün akşam çizgi sinema izledik, mısır patlattık. Dedi ki ‘Anne yarın iki kova yapalım’, ben de ‘Tamam oğlum fakat doktora sormamız lazım’ dedim. Zira tabip dedi ki, ‘Proteinden az düşük proteine başlayacağız’, bugün randevumuz vardı. Gidecektik, psikologla da buluşacaktık. Savcı ani bir kararla, dün akşam 9 polis geldi oğlum uyuduğu esnada. Bir anda beni ve onu aldılar, ikimiz farklı yerlere gittik. Benim için evvelden beri dünya bir yana oğlum bir yana. Hem adalete hem ilahi adalete güvenmeseydim bu mucizeyle karşılaşmazdık ve oğlum orada ölebilirdi. Otobüste kucakladılar, tekerlekli sandalyeyle geldik biz. Orada altını değiştirdim, refakatçı kaldım. Ben sağlam durmak zorundayım. Gidip oğlumu görmem lazım lakin çıkamıyorum. Daima taciz altındayım. Bunları neden yaşadığımı bilmiyorum.”

‘NİYE BENDEN ALDILAR’

Bir meczubun cezasını çocuğunun çekmemesi gerektiğini aktaran Yasemin A., “Kız kardeşimin kızı da olayın içerisinde olduğu ve çocuk olduğu için ziyan görmemesi için şikayet dilekçemi çocuk üzerinden geri aldım. Yeğenim üzerinden. O da bir çocuk. Psikolojisi bozuk bir annesi olması onun seçimi değil. Hayatta kimi şeyleri seçemiyorsunuz, ailenizi seçemiyorsunuz. Bundan sonra benim sorumluluğum benim ailem, benim çocuğum. Ben dışarıda can kurtarırken çocuğuma kayıtsız kalacağımı kim nasıl düşünüyor. Annemin vefat evrakı mevcut ve tabip birinci kaydı orada oluşturmuş, çocuğun kaçırıldığından şüphelenmiş toplumsal hizmetlere. Neden kimse bir şey yapmadı. Tabip bana dedi ki, ‘Dava aç ben şahitlik yapacağım’ dedi. Neden o vakit kimse bir şey yapmadı. Neden herkes artık ortaya çıktı. Ben yıllardır çocuğumdan başkayım, buldum sarılıp yatacaktım niçin benden aldılar. Bir çocuğun annesine muhtaçlığı var. 3 yıldır sesini duyamıyorum. Aslında benden aldı kaçırdı. Annemin cenazesinde beni darbetti, kalbimde üfürme vardı gidemedim. Yığıldım kaldım, oburlarının yardımıyla Antalya’ya döndüm. Buradan dava açtım fakat 3 yıl içinde bakın her yerden tutuklama çıkardım. Bu çocuk ya orada ölseydi ? Benim çocuğum orada ölseydi hesabını kim verecekti ? Oğlumla yaşamak, ben bunun ümidin hayalini kuruyorum. Bakın bebeklik dışında fotoğrafı yok. Annem 3 yıl evvel vefat etmeden evvel çok âlâ bakıyordu. Bayan kalp hastası olduğu için buraya gelemedi. Ne vakit annem öldü, çocuğumun sesini duyamadım, haber alamadım” diye konuştu.

‘ÇİZGİ SİNEMA İZLEDİK’

Çocuğu meskene 1 yıl boyunca kilitli kaldığı için kimsenin görmediğine vurgu yapan Yasemin A., toplumsal hizmetlerin kendisine hiçbir şeyi anlatmadığını söyledi. Kimsenin ne dediğini önemsemediğini belirten Yasemin A., “Yaradan biliyor, ben biliyorum ve oğlum biliyor. Dün akşam polisler almasaydı bir arada sarılıp uyuyacaktık. Ben yanına yattım, omzundan öptüm oğlumu. Çizgi sinema izledik. ‘Anne 2 yıldır çizgi sinema izlemiyorum’ dedi. Havuza girmek istedi fakat toplumsal hizmetleri aradığımda ayaklarını soksun dediler. Bizim planlarımız vardı, oğlumla, yeni bir hayata başlayacaktık” diye konuştu.