Eskişehir’de sağlıkçılardan yüzde 30’luk zam tepkisi

Sağlık ve Toplumsal Hizmet İşçileri Sendikası Eskişehir Şubesi üyeleri Yunus Emre Devlet Hastanesi poliklinikler önünde bir ortaya geldi. Üyeler kamu işçilerine ve emeklilere gelen yüzde 30’luk artırıma reaksiyon gösterdi.

“SAĞLIK İŞÇİLERİ AÇLIĞA MAHKUM EDİLDİ”

SES Eskişehir Şubesi üyesi sıhhat işçileri, Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi Poliklinikler önünde toplanarak kamu işçilerine ve emeklilere verilen yüzde 30’luk artırımı protesto etti.

Eyleme katılan sıhhat işçileri, ‘Sağlıkta özelleştirme ve teminatsız çalışmaya hayır’ yazılı pankart ve ‘Vergi ve harçlara yüzde 122 artırım, taban fiyata yüzde 54 artırım, memur ve emekliye yüzde 30 zam’, ‘Enflasyon farkı artırım değildir’, ‘Ekmek kıymetli emek ucuzdu’ yazılı dövizler taşıyarak, ‘Hükümet artırımını al başına çal’, ‘Sefalete teslim olmayacağız’ sloganları attı.

SES Eskişehir Şube Başkanı Birtürk Özkavak yaptığı açıklamada sıhhat ve toplumsal hizmet işçileri emeklilerinin açlığa mahkum edildiğini öne sürerek, kamu işçilerinin ve tüm emeklilerin maaşlarına en az taban fiyat artış oranı kadar artırım yapılmasını talep etti.

“BEŞ BİREYDEN BİRİ AÇLIK HUDUDU ALTINDA” 

Tüm kamu işçilerinin ve emeklilerin yüzde 30’luk artışın yaşanan hayat pahalılığının sürdüğü şartlarda kısa müddette eriyeceğini bugüne kadar tekraren deneyim ettiğini belirten Özkavak, ülkede her beş bireyden birinin açlık hududu altında bir gelirle yaşamaya çalıştığını söyledi.

Kamu işçilerine ve emeklilerine yapılacak artışın açıklandığı 4 Ocak’tan bu yana, bir hafta geçmeden A’dan Z’ye her şeye fahiş oranlarda artırımlar yapıldığını belirten Özkavak şunları söyledi:

“Elektrikten doğalgaza, besin eserlerinden geçen yıla nazaran en az iki kat artan kiralara kadar uzanan artırım kasırgası sürat kesmeden devam ediyor. Her iki çalışandan biri taban fiyatlıdır. Bu kadar geniş bir bölüme reva görülen taban fiyat ise son artışa karşın daha ceplere bile girmeden açlık hududu altında kalmıştır.

Biz kamu işçileri ve emeklileri olarak; öncelikle yaşanan kayıpların bir nebze de olsa azaltılması için kamu işçilerinin ve tüm emeklilerin maaşlarına en az minimum fiyat artış oranı kadar artırım yapılmasını talep ediyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek bir fiyat için en düşük kamu işçisinin maaşına eş yardımı, çocuk yardımı, kira yardımı, ulaşım yardımı üzere toplumsal ödemelerde yapılacak artışlarla yoksulluk sonu üzerine çıkarılması gerekiyor.

Tüm vergi yükünü ücretlilerin omuzlarına yıkan, her yıl daha da büyüyen gelir vergisi adaletsizliğine derhal son verilmeli. Gelir vergisi birinci dilim oranının yüzde 15’ten yüzde 10’a düşürülerek yoksulluk hududuna kadar olan maaşların-ücretlerin birinci vergi diliminde sabitlenmesini talep ediyoruz.”