Hep yanlış yere mi bakıldı? Hep su arandı ama… Uzaylıları bulma şansını artırabilecek yeni bir yöntem ortaya atıldı

Yeni bir araştırmaya nazaran, yakındaki yıldızların “hesaplama bölgelerini” aramak, sıvı suyun potansiyel olarak var olabileceği gezegenleri ve uyduları aramaya yönelik mevcut yaklaşımdan daha yeterli bir uzaylı hayatı bulma bahtı sağlayabilir.

Hesaplama, uygun tanımlanmış kuralları takip ederek bilginin manipüle edilmesini içeren üniversal bir olgu.

ABD’deki NASA Ames Araştırma Merkezi araştırmacılarının da ortalarında yer aldığı bir grup, hesaplamayı canlı sistemlerin temel bir özelliği olarak isimlendiriyor. Burada hesaplama, biyolojik sistemler tarafından temsil edilen bilgiler üzerinde hareket eden bir dizi süreç diye tanımlanıyor.

Örneğin, Dünya’daki ömür formlarında bilgi DNA yahut RNA’da depolanıyor ve hesaplamalar hücrelerdeki çeşitli proteinler tarafından gerçekleştiriliyor.

Henüz hakem değerlendirmesinden geçmemiş olan ve arXiv ön baskı sunucusunda yayımlanan araştırma, “hesaplama” işaretlerini aramanın uzaylıları bulmak için daha incelikli bir yaklaşım olacağını savunuyor.

Diğer güneş sistemlerinde Dünya dışı ömür bulma arayışındaki gökbilimciler ekseriyetle yakın yıldızların “yaşanabilir bölgelerini”, başka bir deyişle “Goldilocks bölgelerini” arıyor. Bunlar bir yıldızın etrafında suyun potansiyel olarak sıvı halde bulunabileceği bölgeler.

Geleneksel uzaylı hayatı arayışı, bir ana yıldızdan tam olarak gerçek “Goldilocks” aralığında olan ve iç kimyasal tepkileri için sıvı suyu bir çözücü olarak kullanabilecek başka dünyalardaki potansiyel canlılara odaklanıyor.

Ancak araştırmacılar, kainatta öteki çözücülere sahip dünyalarda daha karmaşık hayat formları olabileceğini söylüyor. Ayrıyeten hesaplamaya en kolay erişimin olduğu yerlerde ömür bulma bahtının daha yüksek olabileceğini de ekliyor.

Yakındaki yıldızların etrafında sıvı su bulunabilecek bölgeler aramak yerine, Dünya dışı ömrü bulmak için daha güzel tanımlanmış bir yaklaşım; başka güneş sistemlerinde doğal seçilim yoluyla hayatın evrimleşmesine müsaade vererek, etrafına tesir eden bilgileri depolamış olabilecek bölgeleri aramak olabilir.

Araştırmacılar, “Hesaplama bölgeleri doğal olarak, kimyasal ortamın, besinler ve hür güç üzerindeki kısıtlamaların yanı sıra element mevcudiyetini içeren biyolojik fonksiyonla bağlı olanlar da dahil olmak üzere klasik yaşanabilirlik faktörlerini birleştiriyor” dedi.

Bu hesaplama bölgeleri, bilim insanlarının işaret ettiği üç özelliği gerektiriyor.

Bunlardan biri, güçlü bir kimyasal deposunda saklanan bilgi aracılığıyla hesaplama kapasitesi.

Ayrıca güneş ışığı yahut hidrotermal bacalar üzere doğal güç kaynakları ve son olarak da hesaplamaların gerçekleşebileceği bir alt katman olmalı.

Buna nazaran yaşanabilir bölgeler daha geniş bir kavram olan hesaplama bölgelerinin bir alt kümesi ve hesaplama bölgelerini aramaya yönelik bir yaklaşım hayatın tarifini genişletebilir.

Hesaplama bölgelerini aramak teorik olarak cihan genelinde teknolojik güç kullanımını aramaya da yardımcı olabilir.