Kadıköy’deki patlamaya ilişkin ‘Bern’ katili iddiası

Kadıköy Fikirtepe Mahallesi’nde bulunan 3 katlı binanın üçüncü katında geçen pazar akşamı bir patlama meydana geldi. 

Patlamanın akabinde binada yangın çıktı, alevlerin etraftaki 3 binaya da sıçradığı aktarıldı. 

İhbar üzerine olay yerine itfaiye, polis ve sıhhat grupları sevk edildi. Yangın, itfaiye takımlarının müdahalesi sonucu yaklaşık 1 saat sonra denetim altına alındı. Patlamada üç kişi ömrünü yitirirken, bir kişinin ise yaralandığı belirtildi. 

‘BERN’ KATİLİ İDDİASI

Hürriyet’ten Çetin Aydın’ın haberine nazaran, 3 kişinin hayatını yitirdiği patlama, 1998’de İsviçre’de 4 kişiyi öldürüp Türkiye’ye kaçan, ağabeyinin ihbarıyla yakalanınca yıllarca mahpus yatan bina sahibi Mustafa Karahan’ın intikam hırsı nedeniyle gerçekleşti.

İşte Bern katili ve dehşetengiz kıssası…

Takvimler 27 Temmuz 1998’i gösteriyordu. İsviçre’nin başşehri Bern’deki ‘Safari’ isimli Türk restoranından 22.30 sıralarında peş peşe silah sesleri yükseldi. Dört maskeli saldırgan, Kalaşnikof tüfek ve tabancalarla restoranı yaylım ateşine tuttu.

SAFARİ KATLİAMI

Restoranın sahibi Garip Kırmızıkaya (41), aşçı Haydar Kabaçelik (39), garson Hasan Doğan (37) ve İsviçre vatandaşı Roland Widmer hayatını kaybetti. İsviçre tarihinin gördüğü en kanlı akınlardan biri olan olay, yıllarca ‘Safari Katliamı’ olarak ülkede konuşuldu.

İsviçre polisi, taarruz düzenlenen restoranda günlerce inceleme yaptı. Sonunda da saldırganlardan birinin kan örneklerini buldu. Bu kişi İsviçre’de eşi ve çocuklarıyla birlikte yaşayan Mustafa Karahan’dı. Mustafa Karahan, TİKKO davasından 7 yıl mahpus yatmış, 1989 yılında ise kaçak yollarla İsviçre’ye gitmişti. İsviçre polisi tarafından geçmişi biliniyordu. Polis Basel kentindeki konutuna operasyon düzenlediğinde Mustafa Karahan çoktan ülkeyi terk etmişti.

TÜRKİYE’YE KAÇTI

Evdekiler sorgulandı lakin hiçbiri Mustafa Karahan’ın yerini bilmediğini söyledi. İsviçre polisi soruşturmanın peşini hiç bırakmadı. Mustafa Karahan’ın Türkiye’de olduğu tespit edildi. Bern’deki soruşturmayı yürüten savcılık, Kasım 2008’de memleketler arası yakalama buyruğu çıkarttı. İsviçre makamları 2011 yılında Türkiye’ye müracaatta bulunarak Mustafa Karahan’ın tutuklanmasını ve iadesini istedi.

ABİSİ İHBAR ETTİ

Mustafa Karahan 28 Kasım 2012’de ağabeyinin yaptığı ihbarla İstanbul’da yakalandı ve tutuklandı. Lakin Türkiye, Karahan’ı iade etmek yerine yargılama yolunu seçti. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi İsviçre’deki hücumda terör izi bulamadı ve Mustafa Karahan’ı ‘birden fazla kişiyi öldürmek’ kabahatinden müebbet mahpusa mahkûm etti.

‘AİLESİNİ KATLETMEK İÇİN BOMBA YAPIYORDU’ İDDİASI

‘Soruşturma evrakına giren detaylara nazaran, Mustafa Karahan cezaevinden çıktıktan sonra kendisini ihbar eden ağabeyi ve öbür aile üyelerinden intikam almak istiyordu. Vakit zaman istikrarsız hareketleri de vardı. Meskene getirdiği havai fişeklerin içini boşaltıyor, bunları bir yerde biriktiriyordu. Anvarjon Kadirov’a, biriktirdiği barutları borunun içine koyacağını ve ağabeyini patlatacağını söylemişti.

ELİNDE PATLADI

Fikirtepe’deki patlamadan evvel de bir havai fişeğin içindeki barutları boşaltmış, fitilini çıkartmaya çalışıyordu. Her yer barut olmuştu. Fitil bir anda alev aldı. Söndüremeyeceğini anlayan Mustafa Karahan, barutları biriktirdiği boruları oradan kaçırmaya çalışırken büyük bir patlama oldu, alevler her yeri sardı. Arka arda meydana gelen patlamalarda binanın duvarları yıkıldı.

Yükselen kimyasal alevler yandaki binalara sıçradı. Olayların şahidi Anvarjon Kadirov kaçıp yaralı olarak kurtulmayı başarırken, Mustafa Karahan’la birlikte Özbek çalışanın 10 yaşındaki kızı ve 68 yaşındaki babası da öldü.

ŞİZOFRENİ HASTASI

Maalesef 1959 doğumlu M.K.’nın yakınları ve akrabaları şizofreni hastası olduğunu söyledi. Sol ayağının kesik olduğu ve meskeninin çöp konuta döndüğü tespit edildi. Meskende metal kesimler, toz halinde 1 yıldır havai fişek gereci ve kurusıkıdan bozma tabanca bulundurduğu, 1980 öncesi çok sol örgütlerle de irtibatının olduğu, İsviçre’de adam öldürmeden ötürü 2012-2019 yıllarında Türkiye’de ceza alan ve kendi kendine yaşayan bir şahıstan bahsediyoruz. Yaptığımız çalışmalarda bir terör ilişkisi şu an göremedik. Soruşturma yürütülüyor. 30’a yakın kişinin tabiri alındı. Patlamaların arka arda 3 sefer olmasının nedeni hem olağan tüp hem de oksijen tüpü patlamış”