Küresel piyasalar dalgalı seyrediyor

Fed’in enflasyonla gayrette ultra şahin para siyasetlerini sürdüreceği beklentileri piyasalara taraf veren temel faktör olmaya devam ediyor. Bu durum hisse piyasalarında oynaklığı artırırken, tahvil piyasalarından kaçışın hızlanması ile dün ABD’nin 2 yıllık tahvil faizi yüzde 3,97’yle Ekim 2007’den, 10 yıllık tahvil faizi de yüzde 3,51’le Nisan 2011’den bu yana en yüksek seviyeyi gördü.

Şahin Fed beklentileri ve resesyon kaygıları ile global çapta dolar talebi de gücünü korudu. Dolar endeksi dün 110,2 ile son 20 yılın doruğuna yakın düzeylere çıkmasının akabinde bugün 109,7’de dengelendi. Dolar endeksindeki yükselişle altının ons fiyatı dün 1.660 doların altını görürken, bugün 1.675 dolardan süreç görüyor. Brent petrolün varil fiyatı ise dün 87,6 dolarla 11 günün en düşük düzeyine gerilemesinin akabinde bugün 91,1 dolardan süreç görüyor.

Halihazırda para piyasasındaki fiyatlamalarda, Fed’in 75 ve 100 baz puanlık faiz artırımı ihtimali sırasıyla yüzde 82 ve yüzde 18 seviyesinde bulunuyor. Bankanın gelecek ayki toplantısı için ise en yüksek ihtimal yüzde 61 ile 50 baz puanlık faiz artırımına veriliyor.

Bu gelişmelere rağmen, agresif faiz artırımlarının fiyatlanması ve tabandan alımlarla dün New York borsasında toparlanma isteği öne çıktı. Dow Jones endeksi yüzde 0,64, S&P 500 endeksi yüzde 0,69 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,76 paha kazandı. ABD’de endeks vadeli kontratların yeni güne de yükselişle başlaması dikkati çekiyor.

Avrupa tarafında güç krizi paralelinde artan enflasyon kaygıları gündemin odağındaki yerini korurken, bölge ekonomilerine ait resesyon beklentileri de artıyor. Kış aylarına girilirken artan doğal gaz kullanımı ile ekonomilerdeki daralmanın hızlanabileceği belirtilirken, perşembe günü faiz kararını açıklayacak İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) da 75 baz puanlık artırıma gidebileceği beklentileri arttı. Piyasalarda bankanın 50 baz puanlık faiz artırımına daha güçlü bir ihtimal verilse de 75 baz puan ile daha şahin bir adım atılarak Fed’i takip edeceği öngörüleri de yüzde 50’ye yaklaşmış durumda.

Bu gelişmelerle dün iki ayın en düşük düzeyine gerileyen Avrupa borsalarında endeksler, kapanışa yakın gelen alımlarla toparladı. Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,49 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,13 artarken, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,26 geriledi. Avro/dolar paritesi 1’in üzerine çıkarken, Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni güne de yükselişle başladı.

Asya tarafında, dün 14 günlük aksi repo faiz oranını indiren Çin Merkez Bankası, bugün yüzde 3,65 seviyesinde bulunan referans temel kredi faizi oranını değiştirmedi.

Dün tatil münasebetiyle süreç yapılmayan Japonya piyasalarında ise bugün enflasyon dataları yakından takip edildi. Ülkede temmuz ayında yüzde 2,4 artan çekirdek Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), ağustosta yüzde 2,8 ile Ekim 2014’ten bu yana en süratli yükselişini kaydetti. Birebir devirde manşet TÜFE ise yüzde 3 artışla 1991’den bu yana en yüksek düzeye çıktı.

Beklentilerin üzerinde gelen ve son 5 aydır Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) gayesinin üzerinde seyreden enflasyon verisine rağmen, analistler bankanın fiyat ve tüketim artışı zayıf kalmaya devam ettiği sürece ultra gevşek siyasetinden vazgeçmeyeceğini öngörüyor. Bilgilerin, BoJ’un çok düşük faiz oranlarını koruyarak kırılgan bir ekonomiyi desteklemeye çalışırken karşı karşıya kaldığı ikilemi ortaya koyduğunu aktaran analistler, bu durumun Japon yeninde düşüşü beraberinde getirdiğini söyledi.

Bu gelişmelere rağmen dün ABD borsalarındaki müspet havayı devralan Asya borsalarında yeni günün olumlu başladığı görülürken, kapanışa yakın Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,4, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1 yükseldi.

Yurt içinde dün Borsa İstanbul’da bankacılık dalında derinleşen satışların genele yayılması ile endekse bağlı devre kesici sistemi çalışırken, BIST 100 endeksi yüzde 5,26 paha kaybıyla 3.199,54 puandan kapandı. Dolar/TL ise dün yüzde 0,2 artışla 18,2853’ten kapanmasının akabinde bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,2980’den süreç görüyor.

Analistler, bu hafta merkez bankalarından beklenen agresif faiz artırımları öncesi piyasalarda dalgalanmaların sürebileceğini söyledi.

Fed’in yarınki toplantısında faiz kararının yanı sıra Fed Lideri Jerome Powell’ın kelamla yönlendirmeleri ile güncellenecek faiz ve ekonomik gösterge varsayımlarının kritik kıymet taşıdığını vurgulayan analistler, tahvil piyasasındaki hareketliliğin de dikkatle izlenmesi gerektiğini kaydetti.

Analistler, bugünün data gündeminde Almanya’da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), ABD’de inşaat müsaadeleri ve konut başlangıçlarının öne çıktığını tabir ederek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 3.150 puanın takviye, 3.440 ve 3.500 düzeylerinin direnç pozisyonunda bulunduğunu bildirdi.