Meral Akşener’den Erdoğan’a: ‘Yarın Başımıza Bir Şey Gelirse Sorumlusu O’dur’

Sözcü TV’ye konuk olan İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu mitinglerde eleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Terörist başı Öcalan’ı çıkaracakmış. Bu ülke terör devleti değildir. Türkiye asla bu terör örgütlerinin oyuncağı değildir. Bu 7’li masa yeterlice dağıttı” demişti.

Erdoğan’ın bu sözlerine karşılık veren Meral Akşener şunları söyledi: “Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Erdoğan böyle yapacak yani el kol sallanacak. İşte sonraki gün tehdit edecek. Bugün mesela tam izleyemedim. Size gelirken bir arkadaşım atmış. Sayın Kılıçdaroğlu’nun Abdullah Öcalan’ı affedeceğini, çıkaracağını söylediğini söylemiş. Ben de yanındaymışım, hiçbir şey dememişim. Külliyen palavra. Sayın Kılıçdaroğlu’na da büyük hakaret, büyük haksızlık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Millet İttifakı’na yönelik “Cudi, Gabar, Tendürek, Besler’de teröristleri gömdük mü? Gömdük. Artık gelin daima birlikte 14 Mayıs’ta bu 7’li masayı gömelim. Bunu yapacak mısınız?” dediğini hatırlatan Aytunç Erkin’in sorusuna, Akşener şöyle cevap verdi: “Yani zorla dürtüyorlar adamı. Yahu arkadaş, sayın Erdoğan sol elinde PKK var, sağ elinde de Hizbullah var. Birisi Kürtlerin bebeklerini bile öldüren kanlı örgüt, öbürü de Gaffar Okkan’ı öldüren kanlı bir örgüt. Kime ne diyorsun ki? Münasebetiyle bu konuşmalar dahi, savaşa mı gidiyoruz arkadaş? Seçime gidiyoruz alt tarafı. Cenge gidiyoruz şu anda bu lisanla.”

Akşener, kendilerine yönelik tehditlerden de Erdoğan’ı sorumlu tutarak, “Bize çemkirip bizi gayri ulusal görenlerin, yerli ve ulusal olmadığımızı sav edenlerin hatta teröristlerle yan yana kabul edilip bizi teröristlerle yan yana gömeceklermiş. Bir Cumhurbaşkanı için ne kadar ayıp bir şey, hiç yakışmaz bir Cumhurbaşkanı’na bu türlü bir tehdit. Yarın başımıza bir şey gelirse sorumlusu O’dur” dedi.

Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” başlıklı görüntüsüne ait de, “Böyle bir açıklama yapmasından ötürü kalbim çok acıdı. Rumeli göçmeni bir ailenin çocuğuyum ben. Türkiye’den gitmişiz biz fakat Türkiye’ye döndüğümüz vakit biz birçok şeyi yaşadık bu ülkede. Çok süratli bir formda ‘defolun gidin’ dendi, siz ‘Rumsunuz’ dendi… Evladı Fatihan olan herkes bizim neyle karşılaştığımızı anlar. Münasebetiyle onu izah etmek zorunda kalırsınız daima. Bu berbat bir histir. Tıpkı vakitte sınıfsal da bir şeydir. Kemal beyin bu türlü bir şeyi açıklama mecburiyetinde hissetmesinden benim kalbim çok acı hissetti” dedi.