Mersin mutfağından iki lezzet

Bugün dünya çapında ünlü ve çok sevilen tantuninin memleketi, kerebiç ve cezeryenin en hoş yapıldığı vilayetlerden bir adedidir. Konar göçer kültürleriyle yörükler, Mersin mutfağına hayli büyük katkı sağlamış, bir liman kenti oluşu nedeniyle Araplardan Giritlilere bir çok farklı kültürün uğrak yeri olmasından ötürü, bu kültürlerin yemeklerini de bünyesine katmıştır. Bu sıcak yaz günlerinde, sıcak bir kentin lezzetli mutfağına uğramak, dağdan denize farklı kültürlerin buluştuğu bir sofrayı deneyimlemek için bu hafta Mersin’e uğrayalım istedim. Bütün Akdeniz mutfakları üzere mahallî otların ve narenciye ile zeytinin çokça kullanıldığı Mersin mutfağına, yörüklerin hünerle işlediği süt eserleri apayrı bir damak zevki ekliyor. Türkülere mevzu olan Silifke yoğurdu şubat 2022’den beri coğrafik işaretli bir eser olarak dünya mutfak literatüründe. Tantuni ile birlikte Tarsus Humusu, ve Mersin Kerebici, Tarsus Kebabı, Tarsus Fındık Lahmacunu, Bozyazı Kavutu mahreç işareti almış eserler. Elbette meşhur Anamur muzu, Faziletli limonu ve Mut kayısısı da benzerleri ortasından sıyrılan, bu yöreye mahsus lezzetleri de unutmamak gerekiyor. Tekrar zeytin ve zeytinyağını da deneyimlemenizi kesinlikle öneririm. Bölgede yapılan incir, turunç, ceviz reçellerini, biberli ekmekleri, anason, mahlep yahut çiçek suyuyla tatlandırılan un kurabiyelerini de kesinlikle tadılması gerekenlerden kimileri. Gelin bugün, tarihi ve doğasıyla Türkiye’nin hoşluklarından biri olan Mersin’in lezzetli mutfağından birkaç tanım paylaşalım. Sağlıklı, memnun pazarlar dilerim.