İlkbaharda ekilen, yazın hasat edilmeye başlanan biberler, kamyonlarla pazarlara getiriliyor.
Pazardan alınan biberler, daha çok bayanlar tarafından sap ve çöplerinden ayrıldıktan sonra parçalanarak naylonların üzerinde bir mühlet bekletiliyor. Daha sonra makinede çekilen biberler, havuzlarda güneşin durumuna nazaran 3-5 gün bekletilip hazır hale getiriliyor.
Birçok yemeğe katılan salça, kış günlerinde kahvaltılarda içine yumurta kırılarak yahut zeytinyağıyla tüketiliyor.
İsot üreticilerinden İsa Işıkay, AA muhabirine, temmuzdan itibaren biberlerin pazarlarda yerini aldığını ve salça imaline başladıklarını söyledi.
Kadınlar tarafından parçalanan biberlerin bir mühlet güneşte bekletildiğini aktaran Işıkay, şöyle konuştu:
“Bu sene kış mevsiminden ötürü hem biber rekoltesi düşük hem de geç oldu. Şanlıurfalılar olarak çoklukla reçeli kahvaltılarda, öğün ortalarında ve yemeklerde kullanırız. Bizim reçelin tadına bir kere bakan bir kişi diğer salça yemez. ‘Şimdiye kadar biz ne yemişiz?’ diyorlar. Bizim organik biber salçamızın tadını alan bir daha bırakamıyor, bağımlısı oluyor. Üretilen biber salçamızı hem kent içi hem kent dışına yani Türkiye’nin her bölgesine gönderiyoruz. Nasıl kayısı, incir, kiraz ve vişne reçeli varsa bizler de Şanlıurfalılar olarak isot reçeli yapıyoruz. Onların reçeli tatlı bizimki acıdır lakin acıların en tatlısıdır.”
“Yurt içi ve dışına gönderiyoruz”
Muhammed Bakır Mermer de biber salçasının Şanlıurfa’nın klâsik bir eseri olduğunu belirtti.
Yemeklerde ve kahvaltıda tüketilen biber salçasının kentte çok sevildiğini söz eden Mermer, “Biber salçası yörede ‘isot reçeli’ diye geçer. Ürettiğimiz biber salçasını yurt içi ve dışına gönderiyoruz. Önümüzdeki günlerde internet üzerinden de satışlarımız başlayacak. Hem yurt içi hem yurt dışından, dünyanın dört bir yanından isteyen müşterilerimizin taleplerini karşılamaya çalışacağız.” dedi.