Sıcaklık artışının çocukları daha süratli etkilediğini belirten Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları uzmanı Dr. Tülin Şimşek, dikkat edilmesi gerekenler hakkında ikazlarda bulundu. Şimşek, çocukları güneşin ziyanlı ışınlarından koruyarak, şuurlu bir formda güneşten faydalanabilmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları uzmanı Dr. Tülin Şimşek çocukları güneşten korumak için yapılması gerekenleri anlattı ve şu bilgileri paylaştı:
“Çocuklar güneşten korunmak için bilhassa sabah 11’e kadar yahut 15’ten sonra güneşe çıkartılmalı. Güneş ışınlarının dik geldiği saat 11 ve 15 saatleri ortasında mutlaka çocuklar dışarıda bulunmamalıdır. Önerilen saatlerde bile gölgede iken kumdan yansıyan güneş ışınları bebek için ziyanlı olabileceği için gölgede duruyor diye düşünüp 45 dakikadan uzun gölgede tutulmamalı ve güneş kremi sürülmelidir.”
ÇOCUKLARA UYGUN GÜNEŞ KREMLERİ NASIL SEÇİLMELİ?
“Açık ciltli çocuklarda ve bir yaş altı bebeklerde güneşlenmeye çıkmadan evvel 50 faktörlü güneş kremi, 2 yaş üstü ve esmer- kahverengi gözlü çocuklarda ise isteğe bağlı en az 30 faktörlü hami kullanılmalıdır. Güneş kreminin mineral filtreli, ultraviyole A ve B’ye karşı gözetici, kaliteli, son kullanma tarihi çok ileride olan bir eser olmasına dikkat edilmeli. Güneş kollayıcı bilhassa güneşe çıkmadan yarım saat evvel sürülmeli, çocuk havuzdan yahut çıktıktan sonra tekrarlanmalı.
Çocuğumuzun güneş ışının D vitamini sentezine yardımı için tercihen sabah saat 10’dan evvel 5 dakika kadar çıplak ciltle güneşlenmesi faydalı olacaktır. Daha sonra güneşe çıkmadan yarım saat evvel kapalı ortamda güneş kreminin sürülüp, 30 dakika kadar ciltten emilmesi beklenmesi gerekir. Lakin bir yaş altı, bilhassa altı aya kadar olan bebeklerin güneş kremi sürülse de omuzları da örten yarım kollu bir giysiyle güneşe çıkarılması önerilmektedir. Kremi sürdükten sonra ise, bir yaşa kadar olan bebeklerin havuz yahut deniz kenarında kesinlikle enseyi ve omuzları örten geniş tenteli bir şapka ile başını, yarım kollu pamuktan yapılmış giysilerle omuzları ve sırtı korunmalıdır. Aile bulabiliyorsa olağan kıyafet yerine özel üretim ultraviyole A ve B’ye karşı kollayıcı kumaştan yapılmış mayo, bikini de kullanabilir. Bebeklerde mayo yerine üretilmiş, özel hazır bezler tercih edilebilir.”
KALİTELİ GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ KULLANIN
“Çocukları güneşli havalarda dışarıda gezdirirken uzun mühlet güneş ışınlarına maruz kalacakları düşünüldüğünde katarakt olmamaları için güneş gözlüğü kullanmaları gerekir” diyen Uzm. Dr. Tülin Şimşek, “Alınacak gözlük kesinlikle kaliteli gereçlerden üretilmiş, ultraviyole A ve B’ye karşı kollayıcı olmalıdır. Yahut uzun tenteli şapka takarak çocuğun çıplak gözle güneşe bakmasına mani olunmalıdır” diye konuştu.
“SU İÇMEK İÇİN SUSAMAYI BEKLEMEYİN”
Yaz aylarında hidrasyon yani sıvı desteğinin daha da değer kazandığının altını çizen Uzm. Dr. Tülin Şimşek, yaşlarına nazaran çocukların tüketmeleri gereken sıvı ölçüsüyle ilgili şu bilgileri verdi:
“Çocuk beslenmesinde yazın sıcaklıklara bağlı sıvı kaybının fazla olduğu düşünülerek sulu besinlere tartı verilmeli. Emziren annenin kendisi de sıcağa bağlı sıvı kaybedeceği için annenin sıvı alımını arttırması, eskiye göre en az bir litre daha fazla sıvı tüketmesi gerekir. Bu sıvı ayran, komposto, taze sıkılmış meyve suları halinde de olabilir. Birinci 6 ayda ek besinlere geçildikten sonra çocuğun her beslenmenin peşine 30 ml kadar kaynamış ılımış su verilebilir. Bezindeki idrar ölçüsü takip edilerek hem annenin bol su içmesi hem de dışarıdan verilen sıvının artırılması gerekebilir. 3 yaş sonrası çocuklar oyuna dalıp sıvı içmeyi unutabileceği için susamaları beklenmemeli, 2 saati aşmamak kaydıyla aşikâr aralıklarla sıvı zorla da olsa içirilmeye çalışılmalıdır.”
ÇOCUKLARDA GÜNEŞ YANIĞI VE ÇARPMASI NASIL ANLAŞILIR?
Şimşek, mevzuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Güneş yanığı olduğu vakit çoklukla bedende kızarma görülür. Şayet yanık ileri boyuttaysa bül dediğimiz su kabarcıkları gelişir. Bu kızarmaya bağlı çocukta ateşlenme, su gereksiniminde artma olabilir. Güneş çarpması olan çocuklarda çok su gereksinimi, ağızda kuruma, huzursuzluk yahut uyku hali, bedende genel bir kızarıklık, yüksek ateş, ajitasyon olabilir. Bu türlü bir durumda çocuk çabucak serin bir yere alınıp, güneşten ayrılmalı. Bedeni serin kompreslerle rahatlatmalı, ateş düşürücü verilmeli. Şayet durum daha berbata gidiyor, şuuru kapanıyorsa kesinlikle en yakın sıhhat kurumuna götürülmelidir. Zira su alamayan, içemeyen çocuklarda sıvı kaybı daha fazla artar. Bu nedenle sıhhat kurumunda serum takılarak sıvı alması gerekebilir.” (HABER MERKEZİ)