Trabzon Üniversitesi Vücut Eğitimi ve Spor Yüksekokulu 4’üncü sınıf öğrencisi milli atlet Beyzanur Yavuz (22) antrenman sırasında dehşeti yaşadı..
28 Mart günü yaşanan olayda, Beyzanur’un idman sırasında kaldırdığı 180 kilogramlık halter, elinden kayarak başına düştü.
Bursa’da 25-26 Haziran’da düzenlenecek Türkiye Büyükler Atletizm Şampiyonası’na hazırlanan ve ağır yaralanan Yavuz, hastaneye kaldırıldı. Çenesi kırılan ve ciğerlerinde ezikler oluşan Yavuz’un çenesine platin takıldı.
Sıvı ile beslendi
Haftalarca sıvı ile beslenen Yavuz, 1 aylık tedavisi sonrası taburcu edildi. Bir müddet yürüyüş yaparak çalışmalarını sürdüren Yavuz, Bursa’ya giderek şampiyonaya katıldı.
‘Mucizevi sporcu’ ödülü aldı
Şampiyonada Türkiye 2’nci olup, gümüş madalyaya uzanan Yavuz, uğraşı ile de Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ‘mucizevi sporcu’ unvanına layık görüldü.
“Ağırlığın altında ciğerim ezildi”
Çok sıkıntı günlerden geçtiğini belirten Beyzanur Yavuz, “Güç çalışmaları için squat yapıyordum. Bütün ağırlık omuzlarımdaydı, altımda sehpa vardı. Oturunca belim kaydı ve sehpanın üzerine düştüm, ağırlık da benim üzerime düştü. Yüzümü sehpaya çarptım ve çenem kırıldı. Ağırlığın altında kalınca ciğerlerim de ezildi.
“Beni öldü sandılar”
Boynumun kırılmamış olması bir mucize. Herkes şok oldu, beni öldü sandılar. Daha sonra ambulansla hastaneye getirilmişim. Tedavim yapıldı, günlerce yoğun bakımda kaldım. Gözümü açtığımda konuşamıyordum. Doktorlara ellerimle işaret ederek ‘Ne zaman antrenman yapacağım’ diye sormaya çalışıyordum. 3 hafta boyunca hiç konuşamadım. Sadece bedensel olarak değil; psikolojik olarak da çok zor günler geçirdim” dedi.
“Hala yaşıyorsam başarabilirim”
Çok formda bir sportmen olduğunu ve sıkı idman yaptığını aktaran Yavuz, “Bu yıl çok amacım vardı. Herkes bana ‘Spor yapacak mısın artık, bence bırakman gerekiyor’ üzere telaffuzlarda bulunuyordu. Lakin dedim ki, ‘Hala yaşıyorsam, başarabilirim.’ Benim boynum kırılmadıysa ya da felç kalmadıysam; bu sporu yapmaya devam etmeliyim. Son denetim için hastaneye gittiğimde ‘Doktora antrenman yapabilir miyim’ diye sordum.Çenem düzgündü fakat çeneme baskı oluşturmamam ve yüzümü asla bir yere çarpmamam gerekiyordu. Yemek bile yiyemezken yavaş yavaş idmanlara başladım. Hala daha katı besinler yiyemiyorum. Yarış öncesi daima simülasyon biçiminde çalıştım. Sonra ‘Rastgele belki koşabilirim’ diye yarışa kayıt yaptık ve yarışa gittim” şeklinde konuştu.
“Kazadan kısa mühlet sonra Türkiye ikincisi oldum”
Kazanın kendisine çok şey öğrettiğini ifade eden Yavuz, “Kimsenin bana inanmadığını biliyordum. Herkes teselli etmek için hoş cümleler söylüyordu. Alanda takozun başına geldim ve dedim ki; benim işim bu. Bir derece beklemiyordum lakin hala koşabildiğimi göstermek istiyordum. Ve kazadan kısa bir müddet sonra Türkiye ikincisi olmayı başardım. Başarılı beşerler, aslında başaracağına inanan beşerler değil. Başarılı insanların bence en büyük farkı; başaramama kaygısının üstesinden en yeterli gelenlerdir. Trabzonluyum lakin şu anda Bursa Büyükşehir Belediyesi ismine yarışıyorum. Bursa Büyükşehir Belediye Lideri bana, ‘mucizevi sporcu’ mükafatını verdi. Gururlu ve mutluyum” ifadelerini kullandı.
“Çok formda olduğu periyotta çok makûs kaza geçirdi”
Beyzanur’un antrenörü Adem Batar ise şunları söyledi:
“Beyzanur mücadeleci bir sportmen. Beyzanur’un Heptatlon’da Türkiye şampiyonluğu, 100 metre engellide 2 Balkan ikinciliği bulunuyor. Beyzanur, yıldızlar ve gençler kategorilerinde de sayısız şampiyonluğa ulaşmıştı. Çok formda olduğu periyotta, çok makûs bir kaza geçirdi. Kaza sonrası çok moral vermeye çalıştık fakat nasıl geriye döneceği konusunda büyük kaygılarımız vardı. Çok çaba etti. Bu durumda geriye dönüşü mucizeydi.
“Bütün hedeflerini başaracağına inanıyoruz”
Beyzanur bir imkansızı başardı. Çenesi platinler hariç 8 vida ile tutturuldu. Allah, onu bize bağışladı. O artık burada bulunan atletlerin idolü oldu. Buradaki atletlere rol model oldu. Önünde çok amacı var ve hepsini başaracağına inanıyoruz.”
